Bilimsel araştırmalar ekolojik krizin vahametine dair yeni öngörüleri ortaya koymaya devam ediyor. Dünyanın en prestijli bilim dergilerinden Nature Communications’ta yayınlanan makalede son geliştirilmiş bilgisayar hesaplama teknikleriyle yapılan sonuçlar yayınlandı. Makale önceden hesaplananın 3 katı kadar insanın hayatının tehlikede olduğunu ortaya koyuyor.
2050 yılında 300 milyon insanın yaşadığı bölgelerde yılda birden çok defa büyük sellerin yaşanması beklenirken 2100’de şu an 200 milyon insanın yaşadığı bölgelerin suların altında kalacağı tahmin ediliyor. Bu bölgelerde (sahil şehirlerinde, adalarda vb.) yaşayanlar iklim sığınmacısı olarak göç etmek zorunda kalacak ve milyonlarca kişilik göç dalgaları oluşturacaklar; ancak gidebilecekleri bir yer bulabilecekleri meçhul.
Öte yandan ABD, Çin, Rusya, Hindistan gibi emperyalist ülkeler aralarındaki ekonomik rekabetten dolayı çevre düşmanı üretim politikalarından geri kalmıyorlar. Paris Antlaşması gibi ekolojik krizi durdurma hedeflerinden (ısınmayı 1,5 °C’nin altına düşürmekten) uzak olan mevcut uluslararası anlaşmaların bile uygulanması beklenmiyor. Üstelik Trump’un bu anlaşmayı reddettiğini, Bolsonaro’nun ve Çin bürokrasisinin de sabote ettiğini unutmayalım. Hindistan’da ise hava kirliliği; okulların kapatılmasına, ülkede acil durum ilan edilecek kadar tehlikeli boyutlara ulaştı geçtiğimiz günlerde.
Dünyada bugüne kadar milyonlarca insan ekolojik krizden kaynaklı olarak göç etmek zorunda kaldı. Bahsettiğimiz iklim sığınmacıları herhangi bir uluslararası anlaşmayla güvence altına alınmış değiller. Endüstriyel üretim yapan ülkelerin de, kararlarından ve politikalarından anlayacağımız üzere, onları korumaya yönelik bir çabası yok. Kapitalistler için ekolojiye verilen zarar ve insanların bundan etkilenmesi karlarına halel gelmediği sürece önem arz etmiyor.
Gelecekte artan deniz seviyesi küresel ısınmayı daha körükleyecek ve sıcaklıkların artışına katkı sağlayacak. Eğer bir şeyleri değiştirmezsek kapitalizm milyonlarca insanı içme suyu ve yiyecek kıtlığına sürükleyecek ve içinde yaşadığımız gezegeni geri dönülemez bir şekilde çöküşe mahkum edecek.
Kaynakça
https://www.nature.com/articles/s41467-019-12808-z.pdf
https://edition.cnn.com/2019/10/30/world/rising-sea-cities-study-intl-hnk-scli-sci/index.html